Eski Ankara lokantalarındaki gezintimiz aynı zamanda Rus mutfağına bir selam anlamına geliyor. Bugün hala bunun etkilerin sürdüğünü görürüz. Örneğin Tunalı Hilmi caddesinde hala eskisi gibi Tavuk Kievski yapıp kızarmaya hazır şekilde satan tavukçu bulabilirsiniz. Bütün bu etkinin temelinde 1917 Rus Bolşevik Devrimi sonrası öncelikle İstanbul’a, sonrası Ankara’ya da gelen Beyaz Rusların etkisi var. Çarlık Rusya’sı dönemindeki Fransız mutfağı etkisi de bu yolla bize ulaşmış. Mesela Rus Salatası olarak adlandırdığımız sofralarımızın sevilen mayonezli lezzeti aslında 19. yüzyılda mayonez ile yapılan bir Fransız icadı. Moskova’daki ünlü Hermitage restoranın Belçikalı şefi Lucien Olivier aracılığıyla Rusya’ya gelen bu lezzet başlangıçta şefin adıyla Salade Olivier olarak anılmış ve Rusların Zakuski sofralarının favorisi olmuş. Bize ise Ruslar ile gelerek Rus salatası olarak tanınmış.